01. 쿠데타 [COUP D'E TAT] [Feat. DIPLO & BAAUER] 02. 늴리리야 [NILIRIA] [Feat. MISSY ELLIOTT] – MISSY ELLIOTT ver 03. R.O.D. [Feat. LYDIA PAEK] 04. BLACK [Feat. JENNIE KIM OF YG NEW ARTIST] 05. 니가 뭔데 [WHO YOU?] 06. 세상을 흔들어 [SHAKE THE WORLD] 07. 미치GO [GO] 08. 삐딱하게 [CROOKED] 09. 늴리리야 [NILIRIA] - G-DRAGON ver. 10. RUNAWAY 11. 너무 좋아 [I LOVE IT] [Feat. ZION.T & BOYS NOIZE] 12. YOU DO 13. WINDOW 14. BLACK [Feat. SKY FERREIRA]
Yönetmen: Lee Eung Bok Senaryo: Kim Eun Sook - Kim Won Suk Bölüm Sayısı: 16 Tür: Dram, Romantik Yayın Kanalı: KBS2
Dizinin Oyuncuları
Reyting rekortmeni, herkesin dilinde, çok popüler, Song Joong Ki Sendromu vs. derken dizi bitti. :( Yayınlanacak olan 3 özel bölümü saymazsak tabi. Diziyi izleme sebeplerimden biri Song Joong Ki'ydi diğeriyse dizinin biricik senaristlerinden biri olan Kim Eun Sook'tu. Çünkü bu unni ne yazsa izlerim ben modundayım. Nedeni ise; Secret Garden, A Gentleman's Dignity, The Heirs ve The City Hall gibi dizilerin senaristliğini yapmış olması. Ben bu yapımlara bayıldığımdan bu diziden de baya umutluydum.
Hikaye aslında çok basit gibi geliyor. Ne bir aşk üçgeni, ne bir intikam ne de geçmişten gelen sırlar vs. yok dizide. Ama bazen bunlar olmasa da birbirini seven iki insanın ilişkisi nasıl zor olabilir. Birbirini seven iki insan nasıl kavuşamaz buna şahit oluyoruz dizide. Biri asker diğeri ise doktor karakterlerin başta bir araya geliyorlar ama bazı olaylar sonucunda ayrılıyorlar. Daha sonra yolları Urk adında savaştan yeni çıkmış (hayali) bir ülkede kesişiyor ve aşk hikayeleri kaldığı yerden devam ediyor. Bakalım şimdi neler olacak derken doğal afet, insan kaçakçılığı, kirli işler, adam kaçırma gibi bir çok olay izliyoruz. Tabi yakışıklı Yoo Shi Jin ve silah arkadaşları sayesinde bunların hepsi atlatılıyor.
Dizideki diğer bir çiftimizi de unutmayalım. Aslında burda da bir asker ve doktor ilişkisi var ama doktor hanım da askeriyede çalışıyor. Buna rağmen yine de ilişkileri bir türlü rayına oturamıyor. Çünkü doktor kızımızın inadım inat bir babası var. Sürekli ilişkilerine karışıyor ve aralarının bozulmasına sebep oluyor.
Dizideki vatan sevgisi, asker olmak, doktor olmak, iyi bir insan olmak ve iyi bir yurttaş olmak gibi mesajlar sık sık göze çarpıyor. ;) Ee böyle olunca tabi ki dizi reytingler tavan yapıyor. Askerden dönmesi dört gözle beklenen ve büyük bir hasretle beklenen Song Joong Ki faktörünü de unutmamak gerekiyor. Bazı oyuncular askerden sonraki işlerinden maalesef bu kadar yüksek bir başarı elde edemiyor bknz: Hyun Bin. :(
Dizinin biricik idolü, uzun süren depresyonundan sonunda kurtulan Dr. Lee Chi Hoon. Onew o kadar sempatik oynamış ki, içinde bir cevher varmış çocuğun bu diziyle keşfedilmiş oldu bence. :)
Dizide her karakterin bir hikayesi vardı bu yüzden de daha bir başka sevdim diziyi. Bu çiftte hem eğlenceli hem de çok komiklerdi izleyenler bilir.
Her şey iyi güzeldi dizide ama hikayenin ve karakterlerin saçmaladığı yerler yok muydu dersek.. Elbette vardı. Silahlı saldırıya uğradıktan sonra Yoo Shi Jin o kadar kalp mesajına yanıt vermemesine rağmen sonra birden konuşmaya başladı. Bu sahneye gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Bir de hastaneye gelirken kan içindeydi ama ayıldıktan 1 dakka sonra ayağa kalkıp olaylara müdahale etti. :) Bu şekilde bir kaç sahne ile dizi devam etti...
Müzik listelerini alt üst eden müziklerini de unutmamak gerekiyor tabi ki..
"#1 New York Times Çoksatan yazarı Jamie McGuire'dan bağımlılık yaratıcı yepyeni bir hikâye...
Erin Easter, Blackwell Lisesi'ndeki üç Erin'den biriydi; bu üç kız sadece isimlerini değil doğum tarihlerini de paylaşıyorlardı. İlgisiz, tek bir ebeveyn tarafından büyütülen Erin Easter, Weston Gates'e uzaktan uzağa hayranlık duyuyordu. Erin A. ve Erin M. kasabanın iki sevilen kızıydı: Kasabanın en zengin iki ailesinin kızları, en yakın arkadaşlar, ponpon kızlar ve Erin Easter'ın olamadığı diğer her şeylerdi; ve Erin Easter'ın bunu unutmasına da asla izin vermiyorlardı.
Weston Gates sevilen bir sporcuydu ve iki başarılı avukatın oğluydu. Soyadının gerektirdiği hayatı yaşamak için kendi arzularından vazgeçmiş, günlerini soyadının baskısı altında geçiriyor ve gizliden gizliye Erin Easter'a ilgi gösteriyordu; onun daha farklı bir hayat yaşaması gerektiğine inanıyordu. Ve sekizinci sınıftan beri Erin A. ile çıkıyordu. Bir tesadüf eseri akşamları Erin Easter ile takılmaya başladıktan sonra kendi gelecek hayallerine ve duygularına sahip çıkma cesaretini göstermeye başlamasıyla işler kendisi ve Erin Easter için değişmeye başlamıştı.
Fakat şoke edici bir trajedi küçük kasabayı sarstığında Erin Easter'ın hayatı mümkün olan en iyi şekilde altüst oldu. Peki, ya hayallerine kavuşmak sandığı kadar basit değilse, ya bildiği hayat çok daha karmaşık hale gelirse?
Tesadüf, yüreğinizi ısıtıyor ve kısa bir novella olsa da Jamie McGuire'ın yazım tarzını neden sevdiğimizi bir kez daha hatırlatıyor. Çok az kelimeyle çok şey anlatıyor ve ben bunun her bir kısmını çok seviyorum.
-Yara, Once Upon a Twilight-
(Tanıtım Bülteninden)"
Aslında her şey tanıtım yazısında anlatılmış. Kitap kısacık ama bizi şaşırtıcı bir sonla etkiliyor. Jamie'nin yazım tarzını seviyorum. Her zaman akıcı ve okuyucusunu şaşırtan kitaplara imza atıyor. Bu novella'da olduğu gibi. Gelişen bazı olaylar sonucu değişen hayatlar ve bunun sonucunda başlayan yepyeni yaşamlar diyerek kitabı kısaca özetleyebiliriz aslında spoiler vermeden.
Kitap kısacık dediğim gibi '152 sayfa', 2 - 2,5 saat gibi bir zamanda hemen okuyup bitirdim. Okurken hem sevdim , hem şaşırdım, hem de çok üzüldüm. Çünkü hemen bitti. :( Ama yinede akılda kalıcı tatlı bir hikayeye tanıklık etmiş oldum. Bence kitabın filmi çekilse çok hoş olabilir. Yapımcılara burdan sesleniyorum. :)