31 Ekim 2015 Cumartesi

ABU TV Song Festival 2015'de Yaşananlar...


Çarşamba akşamı davetli listesinde adımız olduğu için saat 7 gibi kongre merkezindeydik. Görevliler sadece elinde davetiye olanları alıyoruz, isimleri listede olanlar yan ve soldaki kapıdan alınacak dedikleri için bizde soldaki kapıya gittik. Çünkü diğer kapının önünde hem içeri girmek için bekleyenlerle hem de CN Blue’yu görmek için bekleyen fanlar sayesinde çok kalabalıktı. Diğer kapıya gittiğimizde ise inanılmaz bir kuyruk vardı. Oradaki kapı da kapalı içerde görevliler bekliyordu. Sonrasında biri “CN Blue gelmişşşş!” diye bağırınca sıranın en arkalarından en önüne doğdu geçmiş olduk. 10 dakika geçmeden bu seferde içerdeki görevle biz sizi buradan içeri alamayız diğer kapıya gidin dedi. Tekrar en başa dönmüş olduk. Diğer kapıda bu sefer mini bir izdiham yaşanıyordu. Bu arada bizi oradan oraya sürükleyen görevlilerden birinin “Boşuna uğraşmayın içeriye giremeyeceksiniz” diye çıkışması da cabası. Saat 8’e geliyor ve biz hala dışarda bir belirsizlik yaşamaya devam ediyoruz derken bir anda ne olduysa herkes hurra içeri daldı. Bizi bu kadar uğraştıran güvenlik görevlilerine ne oldu açıkçası merak içerisinde kaldım o sıralarda. Madem herkes içeri alınacaktı ne diye günlerdir illa ismi yazılmış ve davetiyeli olan kişiler gelebilecek diye diretildi. Belki birçok gerçek boice sırf bu sebepten hayranı olduğu grubu sahnede izleme fırsatını kaçırdı. Neden mi gerçek diyorum bu yer değiştirmeler sayesinde kırmızı halıda beklemek için gelenler sohbet etme fırsatımız oldu ve ordakilerden biri şöyle dedi “CN Blue fanı değilim aslında görmeye geldim sadece. Belki % 20 – 30’um Boice falandır…” bunun yorumu size kalsın. Neyse o hengame de biz gidip görevlilere adımızı kontrol ettirdik ardından da gösterinin yapılacağa salona geçtik. Salona girdiğimiz de neredeyse yarıya kadar dolmuştu bizde bir köşede boş koltuk bulup oturduk. 

CN Blue’dan önce beni en çok etkileyen performanslar:

Scandal

Festivale katılacaklarını öğrendiğimde birkaç müzik videolarını izlemiştim. Sahne performansları çok enerjik ve sempatikti. Ama ses sistemi biraz kötü olduğundan şarkıyı duymakta zorlandık açıkçası.
Festivalde seslendirdikleri şarkı;


SCANDAL - Sisters



Dimas  Kudaibergen

Sesi cidden olağanüstüydü, ekrana nasıl yansıdı bilmiyorum ama biz kendisini dinlerken çok etkilendik. Ayrıca çok sayıda destekçisi vardı salonda. ^^
Şarkıyı dinlemek isterseniz;


Dimas Kudaibergen - Daididau



Dimas Kudaibergen & CN Blue

Daha sunucu CN Blue’yu anons etmeden salonda çığlıklar alkışlar kopmaya başladı. Birkaç şarkı öncesinden önümüzde koca pankartla oturan kızlara pankartı kaldırmamaları konusunda uyarmıştık. Çünkü koltukların oturma düzeni ve alçak olmalarında dolayı onlar pankartı her kaldırdığında biz sahneyi değil hiçbir şey göremiyorduk. Sadece biz de değil arkamızdaki sıralardan şikayet gelmesine karşın. Bu kızlar sanki kimse onlara uyarıda bulunmamış gibi anons başlar başlamaz pankartı kaldırıp şarkı bitene kadar da indirmediler. Bizde onlar sayesinde kısacık boylarımızla ayakta izlemeye çalıştık. CN Blue her zaman ki gibi harikaydı. Music Bank ya da Ingikayo’da onları izlemeye gitmiş gibi hissettim kendimi.


CN Blue - Cinderella 


Sahneye en son Murat Dalkılıç çıktı. Ben açıkçası kendisinin sahnesini seviyorum. Şarkı için yaptıkları koreografiyi de çok beğendim. ^^ Salon bir CN Blue bir de Murat Dalkılıç sahneye çıktığında koptu. Tüm şarkıcılar performanslarını bitirdikten sonra fotoğraf çekimi için tek tek sahneye çağrıldılar. Bu kısım ekranda yayınlandı mı bilmiyorum ama biz izlerken şok olduk. Sahneye gazetecilerde fotoğraf çekmek için çıktığı sırada bir anda kızlar kendilerini sahneye attılar. Kimse ne olduğunu anlayamadı, korumalar kısa şoklarını atlatıp gelenleri engellemeye çalıştı. Korumalar sahneyi koruma altına alırken kızlar hala selfie çekme derdindeydiler.


Murat Dalkılıç'ın instagramda paylaştığı fotoğraf;


27 Ekim 2015 Salı

CN Blue İstanbul'da !!!

Hepinizin bildiği gibi "ABU TV Song Festival" bu sene Türkiye'de yapılıyor. CN Blue'da bu festivalde Güney Kore'yi temsil edecek. "ABU Şarkı Festivali"ni 28 Ekim saat 20.00'da TRT Müzik kanalında canlı olarak izleyebilirsiniz. ( İzlemek isteyenlere saat 19.00’da ABU Açılış Kırmızı Halı var. )

Üyelerin Türkiye'ye gelirken instagrama ekledikleri fotoğraflar..



Havalimanına gitmedim. Çünkü Music Bank’deki o kalabalığın daha da abartılı olacağını düşündüm. Düşüncelerimde de haklı çıktım maalesef. Paylaşımları gördükçe de üzüldüm. Orasını burasını elledim çok mutluyum diyen fan mı istersiniz, saç çekip kopartan fan mı, bir daha böyle kalabalığı nerde bulacaklar ki diyen mi… Bunlar birer şaka olsun çok isterdim. Karşılama için günlerce hazırlık yapmış bir grup fan sayfası var birde onlar adına çok üzüldüm.  Tamam her gün bir idol görmüyorsunuz ve gidip görmek istemiş olabilirsiniz de ama tüm o yazılan saçmalıklar nedir yahu.. Sırf bu yüzden kendi hayranı olduğum grubun buraya gelmesini istemiyorum. Neden diğer ülkelerde böyle şeyler yaşanmıyor bir oturup düşünmeliyiz ( düşünmelisiniz) bence.

Festivalde Cinderella'yı söyleyecekler. ^^

CNBLUE (씨엔블루) - Cinderella (신데렐라)

20 Ekim 2015 Salı

The Time We Were Not In Love / 너를 사랑한 시간




Biraz romantik bir dizi izliyeyim entrikalardan sıkıldık diyorsanız bu dizi tam da öyle yapım. 2 çocukluk arkadaşının yanlış anlaşılmalar ve geçmişten gelen bir sır yüzünden birbirlerine yıllarca kavuşamamalarının hikayesini izliyoruz.




Dizinin kısaca konusu; Choi Won (Lee Jin-Wook) ve Oh Na-Na ( Han Ji-Woon ) 17 yıldır çok yakın arkadaşlardır. Oh Na-Na başarılı bir iş kadınıdır. Choi Won ise bir havalimanı şirketinde kabin amir yardımcısı olarak çalışmaktadır. 34 yaşına basan bu ikili bir gün ilk önce kimin evleneceği konusunda iddiaya girer ve hikaye başlar.

Dizi ayrıca Tayvan yapımı “In Time With You” nun Güney Kore uyarlaması.


Dizinin Oyuncuları




Le Jin Wook'u daha önce Nine Travel ve I need Romance dizilerinde izlemiş sevmiştim bu dizide de favorim oldu. ^^
Han Ji Woon benim için hep Gil Ra Im kalacakmış gibi geliyor. (Secret Garden hayranlaığımdan dolayı sanırım bu durumda.) Bu dizide ki uzun saçlarına alışmak benim için biraz zor oldu söylemeden geçemiycem. Birde onu hep güçlü karakterler de izledikten sonra böyle bir karakterde oynamasını ilk başlarda yadırgasamda bölümler ilerdikçe alıştım.
Yoo Gyun Sang açıkçası kendisini bu diziyle tanıdım. Oynadığı karakterden dolayıda pek ısınamadım kendisine.
Jin Kyung bu hatun hangi karakterde olursa olsun harika işler çıkartıyor. Dizide sevdiğim 2. karakterdi. Hatta bir ara sadece Mi-Hyang aşk hayatını izlesek daha romantik komedi olurmuş dizi diye düşündüm. 40'lı yaşlarda bir fangirl olmak sonrasında hayatının aşkını bulmak bence sırf bunun için bile ayrı bir dizi çekilebilirdi. 



Dizinin en büyük süprizi L'di. Bir anda stajyer olarak karşımıza çıktı. Romantik ve korumacı erkek gibi gözükürken dan ortaya başka bir gerçek çıktı. (İzlemeyenler için spoiler olmasın) L'i daha önce "Shut Up Flower Boy Band" de izlemiş ve beğenmiştim. Bu dizide de birkaç bölüm oynuyor ama keşke dizide oynamaya devam etseydi.

Dizi 16 bölüm ama bana göre o bile biraz fazla geldi izlerken bazı yerlerde sıkıldım açıkçası hele ki hikaye gelişsin diye sonradan diziye giren eski erkek arkadaş ayy o nasıl bir iticiliktir öyle. Bir de dizinin ilk bölümlerinde Ha-Na'nın erkek arkadaşı onu aldattıp evleniyor. O bölümdeki karakterin güçsüz oluşu ve olayların işleyişi beni çok şaşırttı birazcıkta sinir olmuş olabilirim o kısımları izlerken. Bana diziyi sevdiren hostes abla ve flashbacklerdeki sahnelerdi açıkçası.


Dizinin en iyi ve en duygusal sahnesi... :( 
Ne demiş büyüklerimiz büyük lokma ye büyük söz söyleme. ;)